From English-Turkish FreeDict Dictionary ver. 0.3:
call /kˈɔːl/ 1. bağırma, çağırma, bağırış, haykırma 2. ötüş ötme (kuş) 3. boru (avcılıkta) 4. boru sesi 5. kısa ziyaret, kapıdan uğrama 6. celp, davet, çağrı 7. lüzum ihtiyaç 8. hak iddia etme, talep etme 9. yoklama. call girl fahişe.calling card kartvizit. call letters radyo istasyonlarını belirten harfler. call number kütüphanelerde kitapları sınıflandıran numara. close call dar kurtulma. direct call ara santralsız konuşma. local call şehir içi konuşma. long distance call şehirlerarası konuşma, milletler arası konuşma. on call hazır. person to person call ihbarlı konuşma, davetli konuşma. reversed-charges call ödemeli konuşma. station to station call normal konuşma, santral aracılığıyla konuşma. toll call ücrete tabi konuşma. trunk call şube hattı vasıtasıyla konuşma. within call seslenildiği zaman duyulabilecek uzaklıkta. put a call through telefon etmek.There is a call for you.Sizi telefondan arıyorlar.
From English-Turkish FreeDict Dictionary ver. 0.3:
call /kˈɔːl/ 1. bağırmak, seslenmek, çağırmak 2. davet etmek, ilân etmek 3. bağırarak ilgi çekmek 4. çağrıda bulunmak, haber vermek (kongre, toplantı) 5. telefon etmek 6. isimlendirmek, hitap etmek 7. ... olarak kabul etmek 8. haykırmak 9. ilgi çekmek için yüksek sesle konuşmak 10. uğramak 11. telefonla aramak 12. (iskambil) istemek.call at uğramak. call attention to dikkatini çekmek. call back geri çağırmak 13. arayan kimseye telefon etmek. call down niyaz etmek 14. (k.dili) azarlamak. call for istemek 15. gerekli olmak. call forth ortaya çıkmasına sebep olmak. call in toplamak (para, borç) call into question yalancı çıkarmak. call off çevirmek 16. yüksek sesle okumak 17. iptal etmek. call out yüksek sesle konuşmak 18. işbaşına çağırmak 19. greve çağırmak. call to mind hatırlamak, hatırlatmak. call to order münazara kurallarını uygulatmak. call up hatırlamak 20. askeri vazifeye çağırmak 21. telefon etmek.