From English-Turkish FreeDict Dictionary ver. 0.3:
bend /bˈɛnd/ 1. kıvlrmak, bükmek, eğmek 2. yola getirmek (birisini), razı etmek 3. (den.) bağlamak 4. kıvrılmak, bükülmek, edilmek 5. kuvvetini bir tarafa yöneltmek bend to veya towards aklı yatmak (bir şeye)on bended knee yalvararak, diz çökmüş durumda. bendable eğilir, eğrilir, bükülür.
From English-Turkish FreeDict Dictionary ver. 0.3:
bend /bˈɛnd/ 1. kıvtılma, kıvrılış, kıvrım 2. dirsek 3. kavis 4. inhina 5. dönemeç, viraj 6. (den.) bağ, düğüm.